18-24 Mart hepimizin bildiği gibi “YAŞLILARA SAYGI HAFTASI”dır.

Aslında her günün ve her haftanın toplumumuza hatırlattığı bir özelliği vardır.

Peki yaşlılarımıza saygıyı sadece 18-24 Mart tarihlerinde mi göstermeliyiz? Tabi ki hayır.  Bu günler, haftalar sadece bize unuttuğumuz saygıyı ve göstermediğimiz sevgiyi hatırlatmak için vardır. Yani, Mart’ın 18’i gelir sana der ki ben YAŞLILARA SAYGI HAFTASININ ilk günüyüm. Onlara ne kadar saygılısın? Önce kendini sorgula sonra sosyal medya da orada, burada benim adımı sırf konu olsun diye kullanma. Sosyal medyanın doğru biçimde kullanıldığında faydalı olduğunun aksi takdirde kendimizi sosyal medyanın büyüsüne kaptırıp büyüğe saygıyı, küçüğe sevgiyi unutturduğunun bilincinde olmalıyız. Buna toplu taşıma araçlarında bir çok kez şahit olmuşluğum vardır. Genç arkadaşlarımız genelde ellerinde akıllı telefonları ve tabletleriyle ilgilenirken ayakta durmakta zorlanan yaşlılarımıza yer vermeyi unutup, görmezden gelip ama sosyal medyada tüm yaşlılarımızın haftasını kutluyorum diye mesajlar yayınlayabiliyor. Ve bu sadece gördüklerimizin ufak bir örneği. Bırakın elinizdekileri etrafınıza bakın. Yardımlarınıza ihtiyacı olan ne kadar çok yaşlı insan var. Onların gözlerine iyi bakın. Hayatın onları ne kadar yorduğunu anlarsınız. Kalplerine bakın bir de eğer görebilmeyi becerebilirseniz yumuşacıktır o kalpler. Aslında sadece tebessüm ederek bile o yumuşaklığı hissedersiniz. O yüzden sadece 18-24 Mart tarihlerinde değil her zaman sevginizi, ilginizi onlara gösterin. Unutmayın her geçen dakika yaşlanıyoruz.Gün gelecek o sevgiyi,saygıyı biz bekler olacağız. Ve ne güzel bir Atasözüdür ki “ NE EKERSEN ONU BİÇERSİN”