40 sayısı dinimizde ve geleneklerimizde geniş yer tutar ve çok önemlidir.

Osmanlıdan beri birçok konuda önemli sayılan 40 rakamının önemi dinimizin etkisiyle daha da fazla artmıştır.

Konya’mızın plaka kodu da 42 olunca Konyaspor’umuza nazar değmemesi konusunda da ben 42 kere maşallah diyerek yazıma başladım.

Evet Allah nazarlardan saklasın.

İnsanların mutlu olduğu birçok anlar vardır.

Benim içinde bu anlardan bir tanesi Konyaspor galip gelip hanesine üç puanı yazdırdığı zamanlardır.

İnsanların hayatına eşlik etmesini istediği, olmazsa yarım kalırım dediği şeyler vardır. Bu herkese göre değişe bilir.

Konyaspor da benim için bunlardan bir tanesi. Onlar galip geldiği zaman ben çok keyifli oluyorum.

Kasımpaşa galibiyetinde beni paşalar gibi keyiflendirdi.

Ligde haftalardır kazanamıyor, bir türlü çıkışa geçemiyorduk. Kasımpaşa maçını mutlaka kazanmalı hem takım hem taraftar rahatlamalıydı.

Maça iyi başlamışken gol bulmamız ve üzerimizdeki stresi atarak iyi oyunumuzu süslememiz gerekiyordu.

Öylede oldu.

32. Dakikada Ömer Ali Kasımpaşa kalecisinin yanından topu kaleye gönderirken derin bir oh çektim.

39. Dakikada Bajiç galibiyet konusunda şeytanın bacağını kırdı ve galibiyet için büyük averaj sağladı.

Devre arasında çay içmeye giderken Konyaspor taraftarının ve meslektaşlarımın hepsinin keyfi yerindeydi. Muhabirler gazetesine atacağı başlığı çoktan kafasında belirlemişti bile.

İkinci yarıda da Kasımpaşa’nın tek golünden başka bir değişiklik olmadı.

Çünkü üstün olan taraf yine bizdik. Ve oyunu istediğimiz gibi yönlendiriyor, nasıl oynamak istersek Kasımpaşa’yı kendimize uyduruyorduk. Hakem karşılaşmanın son düdüğünü çaldığında maçı 2-1 kazandık.

İki gün önce UEFA’da zor bir maç oynamasına rağmen sahada muhteşem bir Konyaspor vardı. Futbolcular galibiyet için elinden geleni yaptı.

Bu çaba, istek ve kazanma arzusu 42 kere maşallahı fazlasıyla hak ediyor.

Bence…