Zira Olimpiyat oyunlarına iki yeni branşın katılması için ilk adım atıldı.

2'nci Dünya Savaşı'nda uğradığı yıkıma rağmen gelişen teknoloji sektöründen aldığı pay ile gezegenimizin sayılı ekonomilerinden biri olan Japonya, olimpiyat oyunları ile teknoloji bir araya getirmek için bir süredir hummalı bir çalışma içerisinde.

1964 yılında da bu organizasyona ev sahipliği yapan kent, bu sefer bir ilke imza atmaya hazırlanıyor.

Ülkenin başkenti Tokyo'da yapılacak 2020 Olimpiyat Oyunları'nın açılış töreni için hedefleri gökyüzünün bile ötesinde.

Japon bilim insanları uzaydan yapılacak ve meteor yağmuru görüntüsü oluşturacak bir gösteri üzerinde çalışıyor.

Bunun dışında Japonya'da düzenlenecek 2020 Olimpiyat Oyunları'nda kullanılacak madalyalar akıllı telefonlar geri dönüştürülerek yapılacak.

Ancak olimpiyatlardaki değişiklik bununla sınırlı kalmayabilir. Zira Olimpiyat oyunlarına iki yeni branşın katılması için ilk adım atıldı.

Global Association of International Sports Federations (GAISF), direk dansı ve 52 kart ile oynanan pokeri olimpiyat oyunlarına dahil etmek için ilk adımı attı.

GAISF, direk dansı ve pokeri için olimpiyatlara dahil edilmeden önceki adım olan "inceleme statüsü"ne aldı.

Direk dansı özellikle spor salondalarında son yıllarda revaçta olan bir spor türüydü. 2012 yılında World Pole Sports Championships adıyla ilk defa bir spor organizasyonu olarak karşımıza çıkmıştı.

Bu iki branşın 2020 yılında Tokyo'da yapılacak olimpiyat oyunlarında yer alması bekleniyor.

Olimpiyatlar yıllar içinde büyük değişime uğradı. İşte olimpiyat oyunları hakkında bilmeniz gereken her şey

 Modern olimpiyatların başladığı 1896 yılından bu yana gerçekleştirilen 27 olimpiyat organizasyonundan 16'sı Avrupa, 6'sı Kuzey Amerika, 3'ü Asya ve 2'si de Avustralya kıtasında yapıldı.

Düzenlendiği kentin adıyla anılan olimpiyat oyunları, bugüne kadar 18 ülkenin toplam 22 kentinde gerçekleştirildi. 1904 yılında Saint Louis, 1932 ve 1984'te Los Angeles, 1996 yılında da Atlanta kentinde olimpiyat oyunları yapılan ABD, toplam 4 organizasyonla, bugüne kadar olimpiyat heyecanının en fazla yaşandığı ülke oldu.

ABD'den sonra olimpiyat oyunlarına en fazla ev sahipliği yapan ülke, 3 organizasyonla İngiltere olurken, Yunanistan, Fransa, Avustralya ve Almanya da ikişer kez olimpiyat oyunlarının organizasyonunu üstlendi.

Çin, İspanya, Güney Kore, SSCB, Kanada, Meksika, Japonya, İtalya, Finlandiya, Hollanda, Belçika ve İsveç olimpiyatlara birer kez ev sahipliği yaptı.

Olimpiyat oyunlarına bugüne kadar en fazla ev sahipliği yapan kent, İngiltere'nin başkenti Londra (1908, 1948 ve 2012) oldu.

Olimpiyatları düzenleme hakkı bugüne dek nüfusunun çoğu Müslüman olan ülkelere verilmedi. İstanbul, İskenderiye, Kahire, Kuala Lumpur, Taşkent, Bakü ve Doha, toplam 14 kez adaylık başvurusu yaparken, hiçbirinde oylamayı geçemedi.

Türkiye, İstanbul'la 5 kez adaylık başvurusunda bulunup, 3 kez resmi aday statüsü kazandı ama yapılan oylamalarda olimpiyat düzenleme hakkını elde edemedi.

Almanya'nın Berlin kentinde yapılması planlanan 1916 Olimpiyatları, Birinci Dünya Savaşı nedeniyle gerçekleştirilemedi.

1940 yılında Japonya'nın başkenti Tokyo'ya verilen olimpiyat oyunlarının organizasyonu, Japonya ile Çin arasında çıkan savaş nedeniyle bu kentten alınarak Finlandiya'nın başkenti Helsinki'ye verildi.

İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi üzerine bu kent de organizasyonu gerçekleştiremedi. 1944'te Londra'da düzenlenmesi planlanan olimpiyat oyunları da yine İkinci Dünya Savaşı yüzünden yapılamadı.

Ayrıca sporu, kültür ve eğitimle bir araya getirmek, herkesin spor yapmasını ve yarışmaktan keyif almayı teşvik etmenin yanı sıra spor vasıtasıyla barış, dostluk, dayanışma, fair-play, saygı ruhu içinde daha iyi bir dünya oluşturmayı hedefleyen modern olimpiyatların kökleri, milattan önce 8. yüzyıla kadar dayanıyor.

Antik olimpiyatlar, Mora Yarımadası'nın batısındaki Elid'in kralı Iphitos'un emriyle Yunan mitolojisindeki Tanrı Zeus onuruna, Olimpiya bölgesinde düzenlenen dini içerikli şenliklerle başladı. Önceleri bir gün süren koşulardan oluşan oyunlara, yıllar içinde değişik mesafelerde yarışlar, disk ve cirit atma, uzun atlama, boks, güreş, atlı araba yarışları gibi branşlar da eklenerek şenliklerin süresi 5 güne çıkarıldı.

Yalnızca erkeklerin katılabildiği ve zamanla şehir devletler arasında siyasi bir güç gösterisine dönüşen yarışmaların kazananlarına, ödül olarak zeytin dalından yapılmış taç veriliyordu. Milattan önce 2. yüzyıldaki Roma işgali sonrası Atina'ya alınan oyunlar, bunu bir pagan ritüeli olarak gören İmparator I. Theodosius tarafından milattan sonra 4. yüzyılda kaldırılmıştır.

"Hayatta önemli olan zafer elde etmek değil çabalamaktır. Önemli olan kazanmak değil iyi mücadele etmektir" sözünün sahibi Fransız tarihçi Pierre de Coubertin, yaklaşık bin 500 yıl sonra modern oyunların başlamasına ön ayak oldu.

Olimpiyatların yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunan Baron Coubertin, 1892'de Paris-Sorbonne Üniversitesi'ndeki konuşmasında, uluslararası spor organizasyonu fikrini öne sürdü. Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin (IOC) ilk toplantısı, sporu yaygınlaştırmak gerektiğine ve spordaki rekabetin savaşları önleyebileceğine inanan Coubertin önderliğinde 23 Haziran 1894'te Paris'te gerçekleşti.

Birinci IOC Toplantısı sonucunda olimpiyatların yeniden düzenlenmesine ve ilk oyunların 1896'da Atina'da düzenlenmesine karar verildi. 1896 Atina Olimpiyatları'nın programında 9 branş (atletizm, bisiklet, cimnastik, eskrim, güreş, atıcılık, halter, yüzme, tenis) yer aldı.